Ücret Garanti Fonu

İş sözleşmesinin taraflarından olan çoğunlukla işveren karşısında mevzuat ve yargılama sırasında korunan işçi lehine bir düzenleme de Ücret Garanti Fonu Yönetmeliği ile getirilmiş bulunmakta.

Meslektaşımızın sıklıkla karşılaştığı bir durum olan işverenin iflas etmiş veya aciz halinde olması halinde çoğunlukla elimiz kolumuz bağlıdır. Bu halde işçi kıdem tazminatları gibi fesihten doğan alacakları ile ücret alacaklarını da alamamış durumdadır.

Ancak aciz halinde bir işverene karşı açılacak bir dava; davacıya ilave külfet ve vekile de beyhude emekten öteye bir fayda getirmemektedir.

Yönetmelik ile getirilen düzenleme; en azından ücret alacaklarının karşılanması sonucunda çalışana bir tatmin sağlamaktadır. Yönetmelik 1999 yılında yayınlanmış olsa da henüz uygulamada yeterince bilinmemekte olduğundan yönetmelikten kısaca bahsetmek uygun olur fikrindeyim.
27272 sayılı ücret garanti fonu yönetmeliği ile işçinin ödenmemiş 3 aya kadar olan ücret alacakları fon tarafından karşılanmaktadır. Ancak bunun için işverenin 4a maddesinde sayılan
• konkordato ilan etmesi,
• işveren için aciz vesikası alınması,
• iflası, iflasın ertelenmesi nedenleri ile işverenin ödeme güçlüğüne düştüğü hallerin gerçekleşmiş olması şarttır. (4/a)

Yönetmelik ile İK 105/1 de bahsedilen ve doktrinde muvakat aciz vesikası olarak adlandırılan haciz tutanakları da kapsam dahilinde bulunmaktadır (8a)

Ödenemeyen son üç aylık ücretin karşılanması için yönetmeliğin 8a maddesinde sayılan belgeler ile birlikte İŞ-KUR başvurmak gerekmektedir. Hizmet akdinin devam ediyor ve sonlanmış olmasına bakılmaksızın ödeme yapılabilmektedir.

Yönetmeliğin tam metni: ÜCRET GARANTİ FONU YÖNETMELİĞİ