Adalet Mülkün temelidir (EL-ADLÜ ESASÜ’L-MÜLK)

İkinci Halife Emirül Mü’minin Hz.Ömer’in Şam kadısı görevini ifa eden Ebu Ubeyde Cerrah’a yazdığı mektuba tesadüf ettim. 634-644 yılları arasında devlet başkanlığı görevini yürüten Hz. Ömer’ül Faruk : günümüz için dahi çok ileri bir yargılama sisteminin ipuçlarını veriyor.
“Amman Ba’du…
Ben senin içinde benim içinde hayırlı olan bir mektup yazdım. Şu beş haslete sımsıkı sarıl ki dininde selamete erip insanlar için rızk olan sevap ve günahtan efdal olanına, yani sevaba mazhar olasın:
1- İki hasım huzuruna gelince onlardan deliller iste, sonra sarih ve kesin bir yemin teklif et
2- Zayıf olanı yanına yaklaştır, ta ki, dili açılıp konuşşun ve kalbi korkudan kurtulsun
3- Yabancı olan kimseyi fazla bekletme, çünkü onları fazla bekletirsen , ihtiyaçlarını sana arzetmekten vazgeçip, memleketlerine gönerler.
4- Husumetin hallini talip etmeyen kimseye, batılı işlemiş ve talep etmiş demektir.
5- Hak sence bilinmediği ve nasıl hüküm vereceğin ortaya çıkmadığı taktirde tarfaları sulh etmeye çalış. Vesselam.”

(Kitabü’l harac  Ebu Yusuf. (İsmail Karakaya Ankara 1982)

 

Benzer şekilde Bir Ferman ile de Küfe valisi Ebu Musa Eşariye yazdığı bir fermanda da usül ve yargılama ilkelerini görüyoruz.

Allah’a hamd olsun. Huzurunda refakatinde ve karalarında halka eşit muamele et ki zayıf olanlar adaletten ümidlerini kesmesinler, yüksek mevkide olanlar da kayrılmayı ümid etmesinler. İspat mükellefiyeti davacıya aittir. İnkar edene yemin etmek düşer. Gayrimeşruu meşru, meşruu gayrimeşru kılmamak şartıyla uzlaşmak caizdir. Mütalaa ettikten sonra seni dünkü kararını değiştirmekten hiç birşey men etmesin. Şüphede olduğun bir mesele hakkında Kur’an veya Peygamberin sünnetinde hiçbir şey bulamdığın zaman meseleyi tekrar tekrar düşün. Emsaller ve benzer vak’alar tefekkür et ve kıyas yaparak karar ver. Şahit göstermek isteyen şahıs için vade tespit edilmelidir. Eğer davasını isbat ederse onun hakkını ver aksi halde dava reddedilmelidir.

(Nümani Bütün yönleriyle Hz Ömer ve devlet idaresi)

 

Ve bir hadis

“Elinizden ne kadar imkan gelirse mülümanların cezalarını kaldırmaya çalışınız. Şayet elinizde beraatı için bir yol, bir delil varsa maznunu serbest bırakınız, Zira bir başkasının afta yanılması, cezada yanılmasından daha evladır.”   Tirmizi 15/12